Amerika’da PBS kanalında yayınlanan Antiques Roadshow (Antika Turu) programında tam 24 yıldır sunuculuk yapan Lark E. Mason her şeyi gördüğüne inanırken bir bölümde karşısına onu şaşkına çeviren bir heykel çıktı. Heykelin sahibi olan kadın ona böylesine nadir bir eseri nasıl bulduğunu anlattığındaysa şaşkınlığı daha da arttı.

İnsanların dünyanın dört bir yanından değerli eşyaları programa getirmelerine ve bu eserlerin hikayeleri ile değerlerini bulmaya çalışmaya alışık olan Mason, karşısına böylesine nadir bir eserin çıkmasını hiç beklemiyordu.

Deneyimli Mason

Bölüm, Lark E. Mason için sıradan bir Antiques Roadshow bölümü olacakken bir anda yıllar boyu anlatacağı inanılmaz bir hikayeye dönüştü. 2002 yılının başlarıydı. Sahibi kendisine doğru yürürken Mason’ın gözleri sadece kendisine getirilen heykeli görüyordu.

Göşteristen uzak bu heykel hakkında daha fazlasını bulabilecek biri varsa bu da hayatını antikaları, özellikle de Çin’den gelenleri anlatmaya adamış Mason’dı. Sadece bir bakışta heykelin sahibinin elindekinin değerinin farkında bile olmadığını anladı.

Heykel Eline Nasıl Geçti?

Mason’ın aklına gelen ilk soru “Bu heykel eline nasıl geçti?” olmuştu. Ancak bu soruya cevap vermesi o kadar da kolay değildi. Heykel, uzun süredir sahibinin ailesindeydi ve ailesinin eline tam olarak nasıl geçtiğini hatırlamıyordu.

“Heykeli büyükannemler aldılar. Çin’de çok fazla seyahat ederlerdi.” dedi. “Hangi tarihte Çin’delerdi?” diye sordu Mason. Heykelin sahibi bu soruya “büyük ihtimalle yüzyılın başlarında,” diye cevap verdi.

Ailenin Bir Parçası

“Peki o zamandan beri nerede duruyor?” diye sordu Mason. Sahibi, “Annem heykeli evinde tutuyordu. Sonra heykel bana miras kaldı ve ben de onunla birlikte batıya geldim.” diyerek cevap verdi. Heykel, o günden beri salonunun bir köşesinde duruyordu. Sahibi ona bir isim bile vermişti! “Aslan Leo”

Sahibi için bu heykel sadece tarihten bir parça değil, aynı zamanda ailenin de bir üyesiydi. Tam üç nesli birbirine bağlayan bir bağ. Manevi değeri çok yüksek olsa da ailedeki kimse heykelin gerçek değerini bilmiyordu.

Mason Duygusallaştı

Antikalar dünyasında Mason kadar deneyimli, yıllar içerisinde yüzlerce parça görmüş birini ekranda bu kadar duygusalken görmek inanılmazdı.

“Evet. Şunu söyleyerek başlayabilirim. Heykel geldiğinde…” Mason ne diyeceğini bilemiyordu, elleri titriyordu. Tarihe ve antikalara olan sevgisi, profesyonelliğini korumasını zorlaştırıyordu.

Sakin Kalalım

Mason’ın sakin kalması gerekiyordu. Sahibi, Aslan Leo hakkında daha fazlasını öğrenmeyi hak ediyordu. Heykeli daha yakından inceledi. “Gerçekten inanılmaz. Kesinlikle… Özür dilerim, fazla heyecanlandım.”

Mason sözlerine devam etti “Bu programda gördüğümüz en güzel Çin sanat eserlerinden biri. Oymalar inanılmaz. İşçilik olağanüstü. Bunu yapan kişi kesinlikle bir ustaymış. Yüzeyin altında şekillenen kasları görebiliyorsunuz. Bulabileceğiniz en yüksek kaliteli mermerden yapılma. Gerçekten de inanılmaz.”

Hiç Hasar Görmemiş Mi?

Deneyimsiz birinin gözünde heykel, diğerleri ile aynı sıradan bir heykelmiş gibi görünebilir. Ancak Mason, heykelin kenarlarındaki detayları göstererek, tarihten bir parça olan bu heykelin kendisini neden bu kadar etkilediğini anlattı:

“Bu heykele baktığınızda… neresinden bakarsanız bakın… gerçekten inanılmaz, olağanüstü! Tüm işçilik ve detaylar korunmuş. Bu salonun bir köşesinden değil, müzede olması gereken bir eser.”

Türünün Tek Örneği?

Yine de tüm bu detaylar bir antika uzmanını bu kadar etkilemek için yeterli değildi. Her şeyin yanı sıra, eser aynı zamanda çok da nadirdi. Mason, “Bu heykelin küçük versiyonları satış için geliyorlar. Ancak böylesini daha önce hiç görmemiştim,” dedi.

Bu konuda ciddiydi de. Bugüne dek bu büyüklük ve stilde başka bir heykel ortaya çıkmadı. Bir zamanlar benzerleri yapılmış olsa da hiçbiri günümüze ulaşmayı başaramadı.

İnanılmaz Bir Keşif!

Mason “Leo” hakkında konuştukça, sahibi de büyükanne ve büyükbabasının insanın karşısına hayatta bir kere çıkacak bir şansı değerlendirdiklerini anlıyordu. Ailesinin kısmetinde tarihten bir parçaya sahip olmak varmış!

Mason da bu görüşe katılıyordu “Büyükannenler gezileri sırasında şu anda satın alması imkansız olan bir şey almışlar. Buna benzer örnekleri müzelerde görebilirsiniz. Nadiren müzayedelerde de karşınıza çıkarlar. Gerçekten de inanılmaz.”

Zamanın Akışına Direnmiş

Masonı etkileyen heykelin sadece boyutu değil, aynı zamanda ne kadar da iyi korunduğuydu. Günümüze ulaşmayı başarmış diğer aslan heykellerinde bazı hasarlar olsa da Leo sanki dün yapılmış gibiydi.

“Uzun süredir ver olan ve kullanılan bir şey… Kesinlikle mükemmel. Bu kadar eski olmasına rağmen bu kadar güzel ve sağlam bir şey bulması ne kadar zor biliyor musunuz? Bu heykel kadar eski heykel veya eserlerin çoğunda en azından bir iki tane hasar olur.”

Kimsenin İmzasını Taşımıyor

Bu heykel ile ilgili garip olan şeylerden biri de üzerinde görünür hiçbir imza bulunmaması. Hatta sahibi bu nedenle heykelin pek de değerli olmadığını düşünüyormuş.

Sahibi “Yapan sanatçı imzasını atmamış.” diyerek bunun değerine etki edeceğini düşündüğünü söylüyor. Ancak Mason bunu da açıklıyor. “Bu tarz eserlere imza atılmazdı.” Mason’a göre bu, eserin değerini kesinlikle etkilemiyor.

Ming Hanedanlığı’ndan Değil

Eser hakkında araştırma yapmaya ilk başladığında sahibine, heykelin büyük ihtimalle Ming Hanedanlığı’ndan kaldığı söylenmiş. Ancak Mason’a göre bu doğru değil.

Mason, tek bir bakışta eserin Ming Hanedanlığı’ndan olmadığını anladı. Bu kadar duygulanmasının bir nedeni de buydu! Heykel Tang Hanedanlığı’ndan kalmaydı! “Heykel Çin sanatının altın döneminden kalma. Tang Hanedanlığı’nda yaşanan bu dönem altıncı ve dokuzuncu yüzyıllar arasındaydı.” Peki heykelin değeri ne kadardı?

Çin Sanatının Altın Dönemi

Heykel Tang Hanedanlığı’ndan kalma. Tang, milattan sonra 618 ve 907 yılları arasında ver olan bir Çin İmparatorluğu’ydu. Henüz tam olarak kaç yıl önce olduğunu hesaplamasak da günümüzden çok ama çok önce olduğunu söyleyebiliriz.

Bu dönem birçok uzman tarafından Antik Çin’in altın çağı olarak kabul ediliyor. Müzikten edebiyata her türlü sanatın geliştiği ve değiştiği bu dönem, Aslan Leo gibi en ikonik eserlerin de ortaya çıktığı dönem.

Tang’ın Küresel Etkisi

Tang Hanedanlığı döneminde yapılmış bir eserin kendisini yıllar sonra New Mexico eyaletinde bir evde, televizyona çıkarken bulacağı kimin aklına gelirdi? Neredeyse imkansız denebilecek hikayesi, Aslan Leo’yu çok daha ilgi çekici kılıyor.

Ama bu demek değil ki Tang eserleri dünyanın dört bir yanına yayılmadılar! Çin el işçiliği dünyanın dört bir yanında saygı görüyordu ve başta Hindistan ile Orta Doğu olmak üzere tüm dünyaya ihraç ediliyordu.

Bir Dolu Heykel

Bu aslan heykeli, döneminin ihtişamının sadece küçük bir örneği. Günümüzde Tang döneminden kalma pek çok heykelin varlığı bilinse de bunların çoğu Çin’de bulunuyor ve çok azı batıda görülüyor.

Dahası, döneminin en yaygın dini Budizm olduğundan yapılan heykellerin çoğu da farklı boylarda Budha heykelleriydi. Bu nedenle dönemde yaygın olarak üretilmeyen aslan heykeli diğerlerinin arasında daha da nadir.

Dünya Mirası Statüsü

Leo’nun tarihi açıdan ne kadar önemli olduğunu gözler önüne serecek bir başka örnek de Çin Budist oymaları ile kaplı Longmen Grottoes adındaki mağara dizisinin 2000’lerin başında UNESCO tarafından Dünya Mirası kategorisine kabul edilmesi.

Bu oymalar, büyüklük ve ihtişamları nedeniyle “insanlığın sanatsal yaratıcılığının olağanüstü bir şekilde dışa vurumu” olarak kabul ediliyorlar. Bu aslan heykeli de onlarla aynı dönemden kalma!

Manşet Oldu

Tekrar gün yüzüne çıkan aslan heykeli, Antiques Roadshow hayranları arasında çok büyük yankı uyandırdı. Programın resmi internet sitesinin genel yayın müdürü olan Larry Canale, aslan heykelinin Antiques Roadshow programına çıkan en önemli antikalardan biri, belki de en önemlisi olduğunu yazdı.

Antiques Roadshow Insider sitesindeki hesabında Mason, “Geçen yaz Albaquerque’de Asya Sanatları masasına mermer bir aslan heykeli geldiğinde şaşkınlıkla doldum ve gözlerime inanamadım,” dedi. “Hiç beklenmedik bir yerde karşıma bir Tang Hanedanı (M.S. 618-907) aslanı çıkması kariyerimde karşılaştığım en büyük sürprizlerinden biri. Sadece boyutu (yaklaşık 46 cm) nedeniyle değil, kalitesi ve durumu nedeniyle de gerçekten türünün tek örneği.”

Mükemmel Heykel

Mason’a göre heykelin kaidesi gereken her şeyi bizlere söylüyor. “Olması gereken şey olduğunu söyleyebilmemi sağlayan şeylerden biri… sadece sanatsal açıdan demiyorum.”

“Altına baktığınızda, kullanılan keski işçiliğinden yüzeyde görmek istediğiniz değişimi taşıyan hafif kumlu görünüme kadar yaşının her türlü belirtisini görebiliyorsunuz.”

İnce Detaylar

Mason’ı bu kadar etkileyen şeylerden biri de heykelin sanatçısının ayrıntılara ne kadar önem verdiğiydi. “Sanatçı, heykele daha küçük heykellerde görmeye alışık olduğumuz bir şekilde yaklaşmış.”

“Yüzeyi pürüzsüz ve hiçbir hasarı yok. Üzerindeki detaylar heykeltıraşın elinden yeni çıkmış gibi. Aslanın sahibine değerinin beklentilerinin üzerinde olabileceğini söyledim.” Asıl soru bu: heykelin değeri ne kadar?

Gerçek Değeri

Şimdi, hepinizin beklediği sorunun yanıtını veriyoruz. Mason heykelin değeri için “Rahatlıkla 120.000$ ila 180.000$ arası bir fiyata gidebileceğini söyleyebilirim,” dedi.

Ancak bu bile heykelin gerçek değeri olmayabilir! “Söylediğim miktar açık arttırma için tahmini miktar. Ancak bu heykel için sigorta 150.000$ ila 250.000$ arasında yapılmalı. Genelde yüksek olan tercih edilir. Bu nedenle sigorta için değerine 250.000$ diyebilirim”

İnanılmaz Rakamlar

47 santimlik bir heykelin tam 250.000$ değerinde olduğunu düşünün! Üstelik bu, 2002 yılındaki değeriydi. Söylenen rakam şu anda kim bilir kaç katına çıkmıştır. Daha o dönemde bile heykelin değerinin çok daha yüksek olduğunu söyleyenler vardı!

Larry Canale: “Aslanın sahibine değerinin beklentilerinin üzerinde olabileceğini söyledim. Yaklaşık 250.000$ civarında. Ama bu onu hiç etkilememiş gibiydi. Heykelin değeri karşısında Mason’ın heykel karşısında olduğu gibi şaşkına düşmüş olsa da soğuk kanlılığını korudu.”

Heykele Ne Oldu?

Sahibinin, tüm bunlar göz önüne alındığında heykeli direkt elden çıkartacağını düşünürsünüz. Ancak onun başka planları vardı. Larry Canale birkaç sene önce Aslan Leo’ya ne olduğunu en az bizim kadar merak ettiğini söyledi.

Görünen o ki Mason’ın tüm ısrarlarına, heykele olan hayranlığına ve heykelin bir müzede olması gerektiğini söylemesine rağmen sahibi onu eve geri götürmüş. Sahibinin tek istediği Leo’nun gerçek değerini öğrenmekmiş. Heykel, evinin oturma odasına geri dönerek ailenin bir sonraki jenerasyonuna geçmeyi bekliyor.